Goodyear’de başkan emekli

Goodyear Lastikleri T.A Yönetim Kurulu Başkanı olarak, 15 yılı aşkın süredir görev yapan Dominikus Golsong emeklilik nedeni ile görevinden ayrılıyor. 30 Eylül 2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, Goodyear Lastikleri Genel Müdürü Mahmut Sarıoğlu ise Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapacak. Konu ile ilgili olarak Goodyear Lastikleri Genel Müdürü Mahmut Sarıoğlu, “Sayın Dominikus Golsong, Goodyear ailesine uzun yıllar emek vermiş önemli bir isim. Bizler, şirketimize sunduğu değerli katkılar için kendisine çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu. | 30 Eylül 2020 : 10.45

Yorum yaz

Arşiv

Tanıtım

  • DFSK SUV E5 Türkiye’de

    Çin’in en büyük dört otomobil üreticisinden biri olan DFSK, model atağına devam ediyor. Türkiye’de SHS Otomotiv distribütörlüğündebinek ve ticari araçlarıyla adından söz ettiren DFSK, şimdi ise şarj edilebilir hibrit SUV modeli E5’i Türk kullanıcılarıyla buluşturdu. 7 kişilik oturma kapasitesi, şık tasarımı ve 1150 km’ye varan sürüş menziliyle D-SUV modeli DFSK E5, lansmana özel 1.890.000 TL’den başlayan fiyatlarla DFSK showroomlarındaki yerini aldı. Şarj edilebilir hibrit SUV model E5’in Türkiye pazarına girişi ile ilgili düzenlenen lansmanda konuşma yapan DFSK Türkiye Genel Müdürü Çınar Noyan, DFSK modellerinin dayanıklılık, verimlilik ve ulaşılabilir fiyat avantajlarıyla rekabete farklı bir soluk getirdiğini belirterek “bugün DFSK’nın yeni dönemini amiral gemisi SUV modeli E5 ile başlatıyoruz. Yeni sunduğumuz E5 modelimiz ile SUV segmentinde konumumuzu güçlendireceğiz. DFSK E5, bizim için yeni dönemin en önemli ürünü olacak. Ticari araçlardaki uzmanlığıyla öne çıkan bir markaydık ve yeni SUV modellerimizle bu uzmanlığımızı daha da genişleteceğiz. Yeni DFSK E5, sektördeki önemli rakiplerle rekabet etmemizi sağlayacak bir ürün. E5’in ardından birçok yeni ürünle DFSK’nın Türkiye’de arzu edilir bir marka olmasını sağlayacağız. Önümüzdeki 2 ay içerisinde C+ SUV modelimiz E4’ü benzinli olarak sunacağız. Eylül ayında B-SUV modelimiz plug-in hibrit ve tam hibrit olarak gelecek. Yıl sonunda D+ SUV konumunda olan E6’yı tüketicilerle buluşturacağız. Böylece yeni dönemde tamamen yeni modellerle ürün yelpazemizi hızla genişleteceğiz” dedi. DFSK E5’in satışa sunulmadan önce Türkiye’de zorlu yol şartlarında ve koşullarda kapsamlı şekilde test edildiğini belirten Noyan, sözlerine şöyle devam etti; “DFSK E5’i 24 ilde çeşitli yükseklikte 5 bin kilometreyi aşan şekilde test ettik. Sıcak, soğuk, yağışlı ve kuru olmak üzere bütün iklimlerde ve farklı yüksekliklerde aracı denedik. Sürüş kalitesinden batarya dayanıklılığına ve konforuna kadar tüm testlerden geçti. Bunun için Çin’den 5 mühendis bize eşlik etti ve şimdi sonuna kadar güvendiğimiz bu ürünü Türkiye’deki kullanıcılarla buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz. Biz bu ürünü ‘oyunu değiştirmeye geliyoruz’ iddiasıyla satışa sunuyoruz ve benzinli araç fiyatına plug-in hibrit sunan bir marka olarak rekabete farklı bir boyut getiriyoruz. Biz oyunu ürün kalitesiyle ve teknolojiyle değiştireceğiz. Tüm modellerimizi rekabetçi ve ulaşılabilir rakamlarla ülkemize ulaştırmak istiyoruz. Cazibesiyle ve tutkusuyla otomobili kullandığınızda iyi hissettiren bir marka olacağız. Satış sonrası eğitimlerimizle birlikte DFSK Türkiye’nin servis hizmetleri ve yedek parçalarıyla bütün Avrupa’yı desteklemesini hedefliyoruz.” Seres Group Denizaşırı Başkanı Zhang Xingyan, DFSK markasının en yeni plug-in hibrit elektrik aracı E5’in Türkiye’deki sunmanın heyecanını yaşadıklarını ifade ederek, “DFSK için değil, aynı zamanda yenilikçi teknolojimizi ve küresel pazardaki çevresel taahhüdümüzü sergileyen önemli bir lansman. Bizim şirket olarak misyonumuz, ‘otomotiv enerji dönüşümünü harekete geçirmek ve daha akıllı bir mobil yaşam yaratmak’. Türkiye’de sunduğumuz E5 modeli, en son teknolojiyi entegre ediyor ve sürdürülebilir kalkınma konusunda kararlılığımızı simgeliyor. DFSK markasının geçen Ekim ayında Türkiye’de piyasaya sürülmesinden bu yana, ürünlerimizi ve iş birliği modellerimizi sürekli olarak iyileştirdik. Türkiye pazarı DFSK için stratejik öneme sahip ve Türkiye’yi Avrupa’ya açılan bir kapı olarak konumlandırmayı hedefliyoruz. Avrupa’da üretim tesisleri kurma planlarımızdan biri olan Türkiye, en önemli aday ülke konumunda. Türkiye pazarına daha iyi hizmet verebilmek amacıyla, Temmuz ayından itibaren kapsamlı satış sonrası eğitimleri başlatmayı planlıyoruz. Her tüketiciye uygun ve profesyonel hizmet sunabilmek için güçlü bir satış ve hizmet ağı kurmayı hedefliyoruz. Ayrıca, yerel hükümetler ve iş ortaklarıyla aktif işbirliği yaparak yeni enerji araçları endüstrisinin gelişimine katkıda bulunuyoruz” dedi. DFSK’nın yeni modeli E5, tasarımıyla yenilikçi yaklaşımını ortaya koyuyor. Güçlü SUV tasarımını, yenilikçi teknolojilerle birleştiren E5, modele özgü LED aydınlatmalı ön panjuru, fütüristik alt ızgarası, şerit arka ışıklandırma imzası, aerodinamik tasarımı ve geleceği ifade eden yeni E logosuyla dikkat çekiyor. Sürtünmeyi azaltan 19 inç jantlar ise, şıklığı daha ileriye taşırken verimliliği de artırıyor. Her yolculukta ve her yol koşulunda yüksek konfor sunan DFSK E5, 7 kişilik koltuk kapasitesiyle geniş ailelerin de ihtiyaçlarına yanıt veriyor. 7 koltuğun tamamında yüksek konforlu bir yolculuk deneyimi vaat eden DFSK E5, konforlu koltukları, geniş görüş açıları, yüksek kaliteye sahip malzemeleri ve lüks detaylarıyla D-SUV segmentinin yeni yıldızı olmayı hedefliyor. Her detayında estetiğe odaklanılan DFSK E5, konforu ve sürüş eğlencesini bir arada sunuyor. Yüksek kaliteli ses sistemiyle donatılan DFSK E5 Elegance, 12 hoparlörlü müzik sistemiyle konser kalitesinde sürükleyici müzik deneyimi vaat ediyor. 4760 mm uzunluğa, 1865 mm genişliğe, 1710 mm yüksekliğe ve 2785 mm aks aralığına sahip DFSK E5, 5 koltuk dik konumdayken 465 litre, arka koltukların tamamı katlandığında 1432 litreye varan bagaj hacmiyle tüm ihtiyaçları karşılıyor. DFSK E5, şarj edilebilir hibrit teknolojisine sahip motoruyla birlikte tam elektrikli araçlardaki menzil kaygısını ortadan kaldırırken aynı zamanda elektrikli araç konforunun yaşanmasına da öncülük ediyor. Özellikle şehir içi sürüşlerde tamamen elektrikli olarak hareket edebilen E5, uzun yolculuklarda ise toplam 1150 km’ye varan sürüş menziliyle gerçek bir konfor otomobili olduğunu kanıtlıyor. Şarj edilebilir bataryası sayesinde 87 kilometreye kadar elektrik gücüyle yol alabilen DFSK E5, şehir içerisinde trafikte yakıt tasarrufunu en üst seviyeye çıkarıyor. Elektrik öncelikli işleyişi nedeniyle aynı zamanda yüksek performansıyla da dikkat çekiyor. 1.5 litrelik 108,6 HP benzinli motoru, 130 kW (174 HP) elektrikli motoruyla kombine eden DFSK E5, 300 Nm maksimum torka sahip. 0-50 km/s hızlanmasını sadece 2.9 saniyede tamamlayan E5, 7.4 saniyelik 0-100 km/s hızlanmasıyla da etkileyici bir performans ortaya koyuyor. 17.52 kWsa bataryaya sahip DFSK E5, 6.6 kW AC şarj hızıyla 4 saatte tamamen doldurulabiliyor. E5’in bataryası tamamen dolu olduğunda aracın ortalama yakıt tüketimi ise 1.2 litre/100 km seviyesine düşerek oldukça yüksek verimliliğe ve çevreciliğe sahip bir sürüş sunuyor. Önden çekişli DFSK E5, yakıt verimliliğini maksimuma çıkaran e-CVT otomatik şanzımanla eşleştirildi. Sürüş dinamikleri konusunda da konfor özellikleriyle öne çıkan yeni SUV modeli, önde McPherson Bağımsız Süspansiyonlara ve arkada Çok Noktadan Bağlantılı Bağımsız Süspansiyon Sistemi’ne sahip. DFSK E5’in şarj edilebilir hibrit teknolojisi, aynı zamanda araçta farklı elektrikli cihazlara güç veren V2L özelliğine de sahip. Bu Çift Yönlü Şarj Özelliği sayesinde çok farklı elektrikli aletleri çalıştırmak veya tüm elektrikli aletleri şarj etmek mümkün. DFSK, yeni SUV modeli E5’i Türkiye’de Comfort ve Elegance olmak üzere iki farklı seviyeyle sunuyor. Her ikisi de zengin donanımlarıyla dikkat çeken 1.890.000 TL’den sunulan DFSK E5 Comfort ve 2.290.000 TL’den sunulan DFSK E5 Elegance, yüksek standartlarıyla dikkat çekiyor. DFSK E5’in siyah iç tasarımı hakim olduğu giriş seviyesi modeli Comfort donanımında, Sunroof, LED aydınlatmalı E logosu, LED ön-arka farlar, LED gündüz farları, elektrikli ayarlanabilir sürücü ve ön yolcu koltuğu, ısıtmalı ve havalandırmalı ön koltuklar, 12.3 inç dokunmatik multimedya ekranı ..daha fazlası

  • Skoda SUV ailesini büyük avantajlarla sunuyor

    Skoda, Kasım ayı boyunca SUV ürün ailesini avantajlı kampanyalarla müşterilerine sunuyor. Yeni otomobil almak isteyenler ay sonuna kadar 240 bin TL’ye varan indirimlerle bir Skoda SUV sahibi olabilecekler. Kampanya kapsamında Skoda Kamiq, Karoq ve Kodiaq modellerinde büyük avantajlar Skoda Yetkili Satıcılarında otomobil tutkunlarını bekliyor. Kasım ayı boyunca markanın giriş seviyesi SUV modeli Kamiq’e 110 bin TL indirim ile 1 milyon 199 bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla, 200 bin TL için 12 ay ve 0 faizli kredi kullanımı ile ulaşılabilecek. C SUV modeli Karoq ise 130 bin TL’ye varan indirimlerle 1 milyon 619 bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla sunuluyor. Markanın D-SUV modeli Kodiaq için de Kasım ayında avantajlar var. Geniş iç hacmi, şık tasarımı ve konforuyla öne çıkan Kodiaq modeli 240 bin TL’ye varan indirimle birlikte 1 milyon 804 bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla tercih edilebilecek. Kodiaq modeli 150 PS 1.5 TSI ve 245 PS 2.0 TSI benzinli motorların yanı sıra 200 PS 2.0 TDI dizel motor seçenekleriyle sunuluyor. Skoda SUV modelleriyle birlikte dinamik hatchback modeli Scala ise 120 bin TL’ye varan fiyat indirimiyle 1 milyon 74 bin TL’den başlayan fiyatlara sahip oldu. Kasım ayı boyunca bu modeli 200 bin TL için 12 ay yüzde 0 faizli kredi desteğiyle almak da mümkün. | 7 Kasım 2023 : 17.20

  • Skoda Super B daha sofistike

    Skoda, D segmentinde yer alan amiral gemisi modelinin Superb’in yeni neslini dünya prömiyeriyle tanıttı. Skoda Superb’in dördüncü nesli, daha sofistike bir tasarım, daha fazla genişlik, daha fazla konfor ve en yeni teknolojilerle iddiasını daha ileriye taşıdı. Yeni Skoda Superb, mevcut nesilde olduğu gibi sedan ve Combi station wagon versiyonlarıyla tercih edilebilecek. Haziran ayından itibaren Türkiye’de satışa sunulacak  Skoda Superb’in dünya lansmanında değerlendirmeler yapan Yüce Auto Skoda Genel Müdürü Zafer Başar, “Türkiye’de tüm nesilleriyle büyük beğeni kazanmış Superb’in yeni nesli markamızın gerçek anlamda amiral gemisi olarak Skoda’yı ileriye taşıyacak. Haziran ayından itibaren biz de yeni nesil Superb’i Türk kullanıcılarıyla buluşturmak üzere hazırlıklarımızı yapıyoruz. 2015’te satışa sunulan üçüncü nesliyle 55 binin üzerinde satış rakamı elde ettik. O yıldan bu yana markamızın ülkemizde sattığı her 4 araçtan biri Superb modeli oldu. Biz Türkiye olarak Superb sedanın en büyük pazarı olmaya devam edeceğiz. Global olarak satılan yeni nesil sedan araçların yüzde 50’si ülkemizde satılacak. Yeni Superb sedan segmentinde payını artırarak daha iddialı bir modelimiz olacak”dedi. İlk kez 2001 yılında tanıtılan ve şu ana kadar 1.6 milyondan fazla satış rakamı elde eden Superb, aynı zamanda yirmi yılı aşkın bir süre boyunca çok sayıda uluslararası ödülün de sahibi oldu. 2001 ve 2008 yılları arasında toplam 137 bin adet birinci nesil Superb satışı gerçekleştirilirken, ikinci nesil model 2008’den 2015’e kadar toplam 618 bin adet satış rakamı elde etti. Üçüncü nesil Superb ise 2015 yılında tanıtıldı ve bugüne kadar toplam 845 binin üzerinde satış gerçekleştirildi. Skoda’nın amiral gemisi modeli, yeni nesliyle birlikte tüm özelliklerini bir üst seviyeye taşımayı başardı. Yenilenen tasarımla birlikte daha rafine bir hale getirilen dördüncü nesil Superb, sekizgen Skoda ön panjuru, kaput üzerindeki Skoda logosu ve daha akıcı tasarımıyla dikkat çekiyor. Daha aerodinamik tasarıma sahip olan Superb, geleneksel olarak Skoda modellerinin tasarımına yön vermeye devam ediyor. Markanın yeni Modern Solid tasarım dilinin unsurlarını tamamen yeni Superb modeline taşıyan Skoda, kristal detaylarla tamamlanan yeni LED Matrix farları ve LED arka ışıklandırmayla dikkat çekiyor. Segmentinin lideri ölçüler, yaşam alanı ve bagaj hacmi Dinamik, modern ve keskin hatları bir araya getiren yeni Superb, önceki nesle göre daha uzun ve daha yüksek olarak tasarlandı. 2,841 mm ile önceki nesil ile aynı aks aralığına sahip yeni Superb, sedan versiyonda 4,912 mm uzunluğa (+43 mm), 1,481 mm (+12 mm) yüksekliğe ve 1,849 mm genişliğe sahip oldu. İçeride daha geniş bir yaşam alanı sunan yeni Superb’in zaten iddialı olan bagaj hacmi sedan versiyonda 20 litre artarak 645 litreye ve Combi’de 30 litre artarak 690 litreye ulaştı. Bu ölçülerle birlikte uzunluk ve bagaj hacmiyle Superb segmentinin lideri olarak dikkat çekiyor. Daha fazla teknolojiye ve konfora sahip kabin Dördüncü nesil Superb, iddialı dış tasarımını içeride de devam ettiriyor. Yeniden tasarlanan kabinde direksiyon, göstergeler, ön konsol ve dekoratif döşemeler daha dikkat çekici hale getirildi. İlk kez bir Škoda modelinde vites kontrolünün direksiyon kolonuna taşınmasıyla orta konsolda daha geniş bir alan sunulurken, 10 inç Dijital Gösterge Paneli, ön cama yansıtmalı Head-up gösterge ve 13 inç yüksek çözünürlüklü yatay dokunmatik multimedya ekranı aracın teknolojik yanını vurguluyor. Hem fiziksel hem de dijital dünyayı bir araya getiren Smart Dials,  araç özelliklerinin yönetilmesini kolaylaştırarak sürüşü daha güvenli hale getiriyor ve her sürüş koşulunda istenen ayarların kolayca yapılmasını sağlıyor. Üçlü döner düğme tasarımına sahip bu düğmeler, yüksek dokunsal kalitenin yanı sıra sezgisel bir kullanım da sağlıyor. Basılabilen ve aynı zamanda çevrilebilen bu akıllı düğmelerin her biri, çeşitli araç fonksiyonlarına kolay erişim sağlıyor. Bu düğmelerden, sıcaklık, koltuk ısıtma/soğutma, fan hızı, havalandırma yönü, ses ayarları, sürüş modları veya harita yaklaştırma/uzaklaştırma gibi özellikler yönetilebiliyor. Bununla birlikte Skoda, sürdürülebilirlik hedefiyle yüzde 100 geri dönüştürülmüş polyesterden yapılmış döşemeler kullanıyor. Yeni Superb hibrit teknolojili motorlarla geliyor Skoda, yeni nesil Superb ile daha verimli ve performanslı motor seçenekleri de sunacak. Buna göre yeni nesil modelde, biri hafif hibrit teknolojisine sahip olmak üzere üç modern TSI benzinli motor, iki dizel ve 100 kilometreden fazla elektrikli menzile sahip yeni bir plug-in hibrit seçenek olmak üzere farklı motor seçenekleri bulunacak. Benzinli motor seçenekleri 1.5 TSI 150 PS mHEV, 2.0 TSI 204 PS ve 2.0 TSI 265 PS olarak dikkat çekerken, 2.0 litre TDI dizel motor ise 150 PS ve 193 PS güce sahip olacak. Superb’de dizel ve benzinli seçeneklerin en üst versiyonları 4×4 seçeneğiyle birlikte sunulacak. Tüm motorlar DSG otomatik şanzımanla eşleştirildi ve her sürüş koşulunda yüksek konfor, performans ve verimlilik elde edildi. İlk kez bir hafif hibrit motorla sunulacak olan Superb’de bu seçenek, performansa katkı sağlarken aynı zamanda yüzde 10’a kadar düşük yakıt tüketimine de yardımcı oluyor. Güvenlik konusunda da ileriye doğru yenilikçi adımlar atan yeni Superb, Dönüş Asistanı ve Acil Durum Direksiyon Asistanı gibi gelişmiş akıllı asistan sistemleri sunacak. Önceki modelde zaten mevcut olan Seyahat Asistanı, Yan Asistan ve Ön Asistan gibi diğer sistemler de önemli ölçüde geliştirildi. Bir kaza durumunda, Yolcu Koruma Yardımı ve 10 adede kadar hava yastığı yolcuları maksimum oranda koruyor. Kapsamlı testler ve en son teknoloji sayesinde yeni Superb, yolcularına mümkün olan en iyi güvenliği sunacak şekilde geliştirildi. Uzaktan Park Asistanı, Škoda’da ilk kez sunuluyor ve aracın direksiyonunu ve hızını otomatik olarak kontrol ederek kendi kendine park etmesini sağlıyor. Bununla birlikte Fren Destekli Geri Manevra Uyarı Sistemi, Ön Bölge Frenleme Asistanı, Şerit Takip Asistanı, Şerit Değiştirme Asistanı, Akıllı Adaptif Hız Sabitleyici, Kavşakta Çarpışma Önleme Sistemi, Trafik İşareti Algılama Sistemi ve Sıkışık Trafik Asistanı gibi birçok özellik de yeni Superb’de yer alıyor. | 4 Kasım 2023 : 06.30

  • Toyota EV konseptleri

    Toyota, 2023 Japonya Mobilite Fuarı’nda geleceğin mobilitesini şekillendiren konseptlerini ve yeniliklerini ilk kez paylaştı. Tam elektrikli yüksek performanslı spor otomobil FT-Se konsepti ve yeni nesil SUV konsepti FT-3e ile birlikte elektrikli Land Cruiser Se ve EPU pick-up modellerinin de örtüsünü kaldırdı. Ayrıca fuarda “Herkes için Mobilite” anlayışını destekleyen çözümler de gösterildi. Japonya mobilite fuarında yenilikçi ürünlerle gövde gösterisi yapan Toyota, Land Cruiser Se konseptiyle elektrikli araçların yüksek torklu performansını zarif ve şık bir tasarımla buluşturdu. Bu konseptle Land Cruiser’ın çekiciliğini daha da artıran Toyota, üçüncü sıra koltukları da ekleyerek farklı ihtiyaçlara yanıt verdi. Hem yolda hem de offroad’da elektrikli aracın sessizliğiyle birlikte konforlu bir yaşam alanı sunan Land Cruiser Se konsepti, monokok gövdeyle birlikte zorlu yollarda güven ve çevik bir yol tutuş sunuyor. Toyota, fuarda yeni nesil pick-up konseptini de sergiledi. Monokok gövde ile yüksek dayanıklılığa sahip olan EPU konsepti, pratik ve şık bir tam elektrikli pick-up olarak dikkat çekiyor. 5 metrenin üzerinde bir uzunlukla çift kabin tasarımı sunan EPU, kullanışlı kasa alanıyla farklı kullanım ihtiyaçlarına hitap ediyor. Outdoor aktiviteleri ve farklı yaşam tarzlarını destekleyen EPU, yenilikçi elektrikli teknolojisiyle üstün yol tutuş ve sürüş konforu için alçak ağırlık merkezine sahip. Ay’da ve uzayda kullanılmak üzere mobilite araçları geliştiren Toyota, yenilikçi teknolojilerini de sergiledi. Dünya dışı ortamlarda bile sağlam ve güvenli bir sürüş sağlamak adına çalışan Toyota, zorlu arazilerde ilerleyebilecek Space mobility prototipini tanıttı. Her bir tekerlekte motor ve yönlendirme özelliği sunan prototip, 50 cm yüksekliğe kadar olan kayaları aşabiliyor ve 25°’lik dik yamaçlara tırmanabiliyor. Bu prototip sayesinde geliştirilen teknoloji Lunar Cruiser gibi uzay mobilite araçlarında kullanılacak. Toyota’nın Japonya’da sergilediği konsept araçlar arasında yer alan FT-Se, yüksek performanslı tam elektrikli model olarak öne çıkıyor. Karbon nötr çağda eşsiz sürüş heyecanını yansıtmayı amaçlayan FT-Se geliştirilirken, markanın motor sporları departmanı Toyota Gazoo Racing’in uzmanlığından yararlanıldı. Daha yüksek yol tutuş ve aerodinamik performans elde etmeyi amaçlayan FT-Se, yazılım güncellemeleriyle sürekli olarak geliştirilebilen bir otomobil olarak tasarlandı. Fuarda sergilenen FT-3e konsepti, yeni sürüş deneyimini ve kişiselleştirilmiş hizmetleriyle birlikte yenilikçi teknolojileri bir araya getiren yeni nesil elektrikli araç oldu. FT-3e, farklı tasarımıyla estetiği ve yenilikçi bir tarz sunacak. Bu araç aynı zamanda karbon nötr hedefe destek sağlamak ve daha iyi bir dünya yaratılmasına katkıda bulunmak amacıyla araçtaki veri ve bataryadaki enerjiyi diğer araçlara ve aygıtlara iletebiliyor. Toyota, Japonya Mobilite Fuarı’nda dört tekerlekli araçlarının yanı sıra farklı mobilite ihtiyaçları için de geliştirdiği konseptleri paylaştı. 2023 Japonya Mobilite Fuarı’nda ilk kez gösterilen konseptler ve yenilikler oldukça dikkat çekti. Üç tekerlekli elektrikli bireysel mobilite konsepti olan Land Hopper, katlanabilir tasarımı sayesinde kolayca taşınabiliyor. Land Hopper, bir otomobil ile kombine edildiğinde şehir içerisinde varış noktasına ulaşmayı kolaylaştırmayı amaçlıyor. Sürücü ehliyeti olmadan kullanılabilir 16 yaş ve üzeri kişiler tarafından kullanılan bilen araç üstün manevra kabiliyetiyle de dikkat çekiyor. Japonya’da sergilenen bir başka mobilite ürünü ise, tarzı ve kolay kullanımı bir araya getiren Juu elektrikli tekerlekli sandalye oldu. Juu, elektrikli veya normal tekerlekli sandalyelerle erişilmesi zor olan yerlerde özgürce gezinmelerini sağlayarak kullanıcının dünyasını genişletecek. Bir merdiveni çıkarken veya inerken, Juu’nun yanlarındaki iki büyük motorlu tekerlekler 16 cm kadar yükseklikteki basamakların aşılmasını sağlarken küçük tekerlekler ise devrilmeyi önlüyor. Toyota ayrıca, JUU’nun kullanıcı araca bindikten sonra otonom olarak hareket etmesini, kendini bir aracın arkasına yüklemesini ve kullanıcı inmek istediğinde sürücü koltuğuna geri dönmesini sağlayacak gelişmiş işlevleri de geliştirmek üzere çalışıyor. Bununla birlikte fuardaki bir yenilik ise, Neo Steer ismi verilen yeni kokpit konsepti oldu. Motosiklet gidonlarını temel alan yeni kokpit konsepti, gaz ve fren pedallarının işlevlerini direksiyona entegre ediyor. Yeni direksiyon tasarımıyla araca binmeyi kolaylaştıran ve daha iyi görüş açıları sunan yeni kokpit konsepti, pedalsız zemin alanıyla da yaşam alanını genişletiyor. Sürüş heyecanı sağlamasının yanında engelli kullanıcılar için de elle güvenli ve sezgisel bir sürüş sunuyor. 2023 Japonya Mobilite Fuarı’nda sergilenen araçlardan biri de, eşsiz bir mobilite özgürlüğü sunan Kayoibako’yu oldu. Her yerde ve her zaman istediğiniz hayatı sürdürebilme özgürlüğüne sahip bir mobilite geleceği ortaya koyan Kayoibako konsepti, iş hayatından eğlenceye kadar müşteri ihtiyaçlarını nasıl karşılayabileceğini ortaya koydu. Belirli rollere göre özelleştirilebilen donanım ve yazılıma sahip elektrikli Kayoibako konsepti, iş veya özel kullanım için kişiselleştirilebiliyor. İstendiğinde mobil bir mağazaya, servis aracına veya yaşam tarzına göre istenen herhangi bir araca dönüştürülebiliyor. | Toyota, 26 Ekim 2023 : 10.00

  • Kia EV stratejisi

    Kia, EV (Elektrikli Araçlar) Günü’nde küresel elektrikli araç stratejisini tanıttı. Üç yeni model tanıtan Kia, zengin ürün gamıyla elektrikli araç devrimini hızlandırıyor. Kia, Güney Kore’de düzenlenen Kia EV Günü’nde üç yeni teknolojik modelini tanıttı. Kia böylece bir kez daha elektrikli araç geleceğine liderlik etme ve bu geleceği hızlandırma yönündeki iddialı küresel stratejisini gözler önüne serdi. Marka düzenlenen etkinlikte “Herkes için Elektrikli Araçlar” vizyonunu ve elektrikli araç ürün gamını hızlı bir şekilde genişletme stratejisini ortaya koydu. EV6 ve EV9 modellerinin pazara sunulmasıyla elektrikli araç pazarında kendisini kanıtlayan Kia, üç yeni elektrikli modelle ürün gamının geleceğini de göstermiş oldu. Etkinlikte ilk olarak Y kuşağı ailelere yönelik kompakt bir elektrikli SUV olan EV5’in ilk gösterimi yapıldı.  İki konsept model daha tanıtan Kia, Concept EV3 ile elektrikli bir kompakt SUV’da pratiklik ve sürüş keyfi sunmayı hedefliyor. Tanıtılan diğer model olan Kia Concept EV4 ise, ‘zıtlıkların birleşimi’ tasarım felsefesiyle şekillenen elektrikli sedan olarak karşımıza çıkıyor. Kia konsept araçlarının yanı sıra yolcu ve sürücü rahatlığını ve güvenliği artırmayı amaçlayan elektrikli araç stratejisini de aktardı. Marka; teknolojisi, sıra dışı tasarım anlayışı, sürücü ve yolcular için geliştireceği sezgisel hizmetlerle elektrikli araç geleceğine hizmet ederek daha fazla kişiyi bu geleceğe dahil etmeyi planlıyor. Müşteri deneyimini satın alma öncesinden itibaren geliştirmeyi amaçlayan Kia, bunun için yeni dijital platformlardan, teknolojilerden ve yapay zekadan yararlanmaya devam edecek. Yeni konsept araçlarının üretime geçmesiyle birlikte 2026 yılına kadar yılda bir milyon elektrikli araç satışı hedefleyen Kia, 2030 yılında bu sayıyı 1,6 milyon adete çıkarmayı hedefliyor. | 26 Ekim 2023 : 08.55

  • Nissan Hyper Force

    Nissan şimdi ve gelecekte mobilitedeki enerjiye yönelik her şeyi kapsayan yaklaşımını sergilerken, elektrikli araç tanıtımlarına hız kesmeden devam ediyor, son tanıttığı Nissan Hyper Force da dahil olmak üzere etkileyici bir elektrikli araç konsepti serisiyle gelecekteki müşteri ihtiyaçlarını ve yaşam tarzlarını öngörüyor ve karşılıyor. Nissan Japonya Mobilite Fuarı’nda beş “hiper” konsept araçtan oluşan yenilikçi serisinin yankı uyandıran finali olan Nissan Hyper Force’u tanıttı. Fuar öncesinde 3 Ekim’den bu yana her hafta bir elektrikli araç konsepti tanıtan Nissan, gelecekteki müşteri ihtiyaçlarını ve yaşam tarzlarını geniş bir yelpazede öngörme ve insanların yaşamlarını yenilik ve heyecanla zenginleştirme becerisini sergiledi. Nissan Başkanı ve CEO’su Makoto Uchida basın toplantısında şunları söyledi: “Bugün sergilenen beş konsept otomobil de geleceğin sembolüdür ve ‘başkalarının yapmadığını yapmaya cesaret et’ şeklindeki kuruluş ruhumuzu somutlaştırmaktadır. Daha sürdürülebilir bir dünya yaratmak için mobilitenin ötesine geçerek elektrikli araç inovasyonlarımızı geliştirdik. Elektrikli araçlar, tutkulardan ve hayallerden ödün vermeden herkes için daha temiz, daha güvenli ve daha kapsayıcı bir dünya yaratma geleceğimizi sembolize ediyor. İnovasyonun gücü sayesinde Nissan, herkesin mobilite heyecanını yaşayabileceği bir gelecek yaratıyor.” Nissan Hyper Force, yarış pistinin adrenali için yanıp tutuşan ama aynı zamanda çevre bilincine sahip yarış tutkunları ve oyuncular için tasarlandı. Tamamen elektrikli yüksek performanslı süper Nissan Hyper Force, sürüş keyfinde en üst seviyeyi sunmayı amaçlarken aynı zamanda günlük kullanım için yüksek çevresel performans ve konfor sunuyor. Özünde, hassas ve hızlı ivmelenme ile 1.000 kW’a kadar güç üretebilen, optimum ağırlık dengelemeli, tamamen katı hal bataryalı, yüksek çıkışlı, tamamen elektrikli bir güç aktarma organı yer alıyor. Güçlü tutunma kuvveti, Nissan’ın e-4ORCE dört tekerlekten kontrol teknolojisinin gelişmiş bir formu ve yüksek mukavemetli karbon içeren hafif gövde, pistlerde ve virajlı yollarda gelişmiş viraj alma ve olağanüstü yol tutuşu vaat ediyor. Geniş ve dik orantılara sahip dış tasarım, altındaki performansı yansıtan cesur geometriyle kusursuz bir şekilde birleşen şık kıvrımların bir karışımı. Ön ve arka lambalar gibi unsurlar, Nissan’ın yüksek performanslı otomobillerine saygı duruşu niteliğinde. Dış tasarım, NISMO yarış ekibiyle birlikte geliştirilen ve güçlü tutunma kuvveti üreten yüksek aerodinamik performansa ulaşıyor. Ön kaputun altındaki iki katmanlı aerodinamik yapı hem güçlü tutunma kuvveti hem de yüksek soğutma performansı sağlıyor. Bu arada, çift seviyeli arka difüzör hava akışını en iyi şekilde kontrol ediyor. Ön kanatlar, ön çamurluk kapağı ve arka kanadın her iki ucu benzersiz aktif aero işlevselliğine sahipken, yeni geliştirilen bir plazma aktüatörü virajlarda yol tutuşunu en üst düzeye çıkarmak ve iç tekerlek kalkışını en aza indirmek için hava ayrılmasını bastırıyor. Hafif dövme karbon jantlar aerodinamiğe ve fren soğutmasına yardımcı oluyor. Konsept, R (yarış) ve GT (grand touring) olmak üzere iki sürüş moduna sahip. Grafiksel kullanıcı arayüzü moda göre renk ve görüntü değiştirebiliyor ve sürüş koşullarına uygun olarak sürücü için en gerekli bilgileri anında görüntülemek üzere tasarlandı. R modunda kabin kırmızı renkte aydınlatılıyor ve konsantrasyonu desteklemek için sürücünün etrafında merkezlenmiş sezgisel bir kokpit oluşturuluyor. Gösterge paneli sürücünün etrafındaki kokpit hissini geliştirmek için oturma alanına doğru uzanıyor. Bu arada, direksiyon simidinin etrafındaki dört uydu ekranı lastik tutuşunu ve sıcaklığını, hava basıncını, fren rotoru sıcaklığını, güç dağılımını ve yarış için çok değerli diğer bilgileri gösteriyor. GT modunda ise kabin mavi renkte aydınlatılıyor ve direksiyon simidini çevreleyen ekranlar uzaklaşarak bir araya geliyor. Böylece konforlu bir sürüş için klima, ses, süspansiyon ve dengeleyici ayarları dahil olmak üzere daha basit bir bilgi-eğlence arayüzü ile sürükleyici bir deneyim sağlıyor. Süspansiyon ve dengeleyiciler, dünyada bir ilk olarak, sürüş sırasında ekrandan kolayca kontrol edilebilir şekilde tasarlandı. Sürücü ve ön yolcu koltukları, uzun mesafeli konforlu sürüşe olanak tanıyan hafif, son derece sert karbon fiberden yapıldı ve dört noktalı emniyet kemerleri ile donatıldı. Güvenlik, bu konsept otomobilin denkleminde çok önemli bir rol oynuyor. Hiper LIDAR’lı gelişmiş otonom sürüş ve spor sürüş için ayarlanmış bir dizi sensör sayesinde araç hem halka açık yollarda hem de pistte yüksek düzeyde güvenlik sağlamak üzere tasarlandı. Nissan Hyper Force’un cazibesini artıran ise hem gerçek hem de sanal dünyada sorunsuz bir sürüş sağlayan yenilikçi bir artırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR) deneyimi. Araç durduğunda sürücü, zamana karşı veya çevrimiçi yarışçılara karşı yarışmayı sağlayan modlarla birlikte oyunlaştırılmış bir sürüş deneyimine girmeyi sağlayan VR için kör vizörlere sahip özel bir kask kullanabiliyor. AR için iskelet vizörleri kullanarak, sürücü bir pistte kendi, arkadaşlarının ve hatta profesyonel sürücülerin gerçek dünyadaki pistlerde sürüş becerilerini güvenli bir şekilde sergilemelerine olanak tanıyor. Performans otomobili türünde bir paradigma değişimine işaret eden Nissan Hyper Force, çevreye duyarlı müşterilerin sürekli gelişen tercihlerine hitap ediyor. Çevre dostu olması, heyecan verici performansı ve üstün güvenlik donanımlarıyla bu konsept, Nissan’ın yeni nesil tamamen elektrikli yüksek performanslı süper otomobil vizyonunu yansıtıyor. | 25 Ekim 2023 : 13.25

  • Stradale efsanesi geri döndü

    Alfa Romeo, stil ve sürüş deneyimi açısından şimdiki ve gelecekteki yeteneklerinin gerçek bir manifestosu olan fuoriserie (sınırlı üretim) 33 Stradale’nin yeniden doğuşunu özel bir etkinlik ile kutladı. Benzersiz bir zanaatkarlık süreciyle, özel seri olarak ve yalnızca 33 adet üretilen yeni iki koltuklu coupe, İtalyan sportmenliğinin sembolü olarak markanın mirasını ve geleceğini birleştiriyor. Birçok kişi tarafından şimdiye kadarki en güzel otomobiller arasında sayılan ve 1967’de piyasaya sürülen 33 Stradale, bugün, aynı cesaret ve vizyonla, Alfa Romeo ekibi tarafından yeniden tasarlandı ve geliştirildi. Markaya inanan hayran kitlesine en heyecan verici sürüş deneyimini ve bir ikonun ölümsüz cazibesini sunmayı amaçlayan yeni 33 Stradale, tıpkı Rönesans zanaatkar butikleri ve 1960’lardaki atölyelerde olduğu gibi, markanın tasarımcılarının, mühendislerinin ve tarihçilerinin önce potansiyel alıcıları dinlediği, ardından otomobili birlikte ürettiği, Alfa Romeo Bottega’da yaratıldı. Markanın geçmişine saygı niteliğindeki 33 projesinde müşteriler, projenin başından itibaren üretim sürecine dahil oldu. Müşterilerle ilk toplantılar 2022 Monza Grand Prix’sinde gerçekleşirken, 33 aracın tamamı birkaç hafta içinde satıldı. Alfa Romeo, 1960’lı yılların ikonu olan, tüm zamanların en güzel otomobillerinden biri olarak kabul edilen ve dünya motor sporlarının efsanelerinden Tipo 33’ün altyapısı kullanılarak üretilmiş 33 Stradale’yi yeniden yorumlayarak özel bir seri üretti. Alfa Romeo, 50 yılı aşkın bir sürenin ardından, sınırlı üretim (‘fuoriserie’)  otomobiller dünyasına, tamamı satılmış olan ve sadece 33 adet üretilecek yeni 33 Stradale serisi ile dönüş yaptı. Yeni 33 Stradale, Alfa Romeo ekibinin otomotiv dünyasında ve Stellantis Grubu modelleri arasında türünün tek örneği olmasının yanında markanın geçmişiyle örtüşebilecek yeni bir projeyi yaratma tutkusunu yansıtıyor. Tutkularını meslek haline getirmiş otomobil severler için hayatlarının fırsatı olan bu özel seri, Alfa Romeo ekibi için bir rüyanın gerçekleşmesini de temsil ediyor. Alfa Romeo’nun geçmişine selam duran ve onu geleceğe taşıyan yeni 33 Stradale, 1967 model 33 Stradale’nin karakteristik özelliklerinin titizlikle ve saygıyla yeniden yorumlanmasıyla elde edilerek, geçmişin içten yanmalı motorları ile elektrikli gelecek arasında bir köprü görevi görüyor. Bir yol otomobili olan 33 Stradale pistte de olağanüstü performans sunuyor; konfor ve kullanım kolaylığından ödün verilmeden tasarlanmış olmasıyla da fark yaratıyor. Alfa Romeo CEO’su Jean-Philippe Imparato “yeni 33 Stradale ile geçmişimizi yansıtan, markaya hizmet eden ve Alfisti’leri gururlandıracak bir otomobil ortaya koymak istedik. Böyle bir sonuç, ekibimizin uzmanlığı, sıkı çalışması ve tutkusu ile markanın geleceğinde yeni sayfalar yazma konusunda açık bir hırsa sahip yönetimin desteği ve markanın benzersiz geçmişine tam saygı sayesinde elde edilebilirdi. Yeni 33 Stradale 1969’dan bu yana markanın ilk özel yapım otomobili ve sonuncusu olmayacak, söz veriyorum” diye konuştu. | 1 Eylül 2023 : 18.30

Oturum aç